CHP Karabük Merkez İlçe Başkanı Ali Yavuz, Karabük’te bir il genel meclisi üyesinin kendi arsasını imara açarak fabrika kurduğu ve mahkeme kararına rağmen bu fabrikanın faaliyetlerine devam ettiği iddialarına sert tepki gösterdi. Yavuz, bu durumun yalnızca bir imar meselesi değil, adaletin işleyişi açısından da büyük bir sınav olduğunu vurgulayarak, tüm Karabük halkını hakkını savunmaya çağırdı.

ALİ YAVUZ’un açıklaması şu şekilde;

Değerli Karabük Halkı,

Bugün size sadece bir yurttaş olarak değil, bu toprakların evladı, bu şehrin geleceği için yüreği yanan biri olarak sesleniyorum. Karabük’te olanlar artık sessizlikle geçiştirilemez. Artık yeter demenin, hakkımızı aramanın, adaleti haykırmanın zamanı geldi.

İddialar çok ciddi. Bir il genel meclisi üyesinin kendi arsasını imara açarak fabrika kurduğu, bu sürece itiraz eden köylünün mahkeme tarafından haklı bulunduğu söyleniyor. Ama ne gariptir ki mahkeme kararına rağmen fabrika hala çalışıyor. Peki soruyorum sizlere: Bu ülkede mahkemelerin kararı kimin için geçerli? Vatandaş için mi geçerli, yoksa makam sahibi biri için mi geçersiz? Eğer bir köylü mahkeme kararına güvenemeyecekse, biz bu topraklarda nasıl adalete inanacağız?

İl Özel İdaresi nerede? Görevini yerine getiriyor mu? Yoksa göz yumuyor mu? Dahası, bu olayın üzerine bir de aynı kişi için yeni bir imar planı hazırlanıyor deniyor. Hangi kamu yararı gözetildi? Hangi plan halkın faydasını düşündü? Yoksa sadece belli kişilere rant sağlamak için mi değiştiriliyor planlar?

Sevgili hemşerilerim, bu artık sadece bir fabrika meselesi değil. Bu bir adalet meselesidir. Bu bir vicdan meselesidir. Bu, “ben bu şehirde yaşıyorum ve hakkımı savunuyorum” deme meselesidir. Çünkü eğer bugün bir kişinin haksız kazancına, çıkarına, imar oyunlarına göz yumarsak; yarın o oyun hepimizin bahçesine, tarlasına, ekmeğine dokunur.

Ben bu şehirde hakkın, hukukun, adaletin yeniden konuşulmasını istiyorum. Karabük’ün suskun değil, onurlu bir şehir olmasını istiyorum. Sadece bir avuç insanın değil, bu şehrin her sokağında yaşayanın hakkının korunmasını istiyorum.

O yüzden buradan çağrı yapıyorum:
Adaleti savunalım.
Sesimizi yükseltelim.
Hakkımızı arayalım.

Çünkü adalet sustuğunda, çürüme başlar. Ve biz Karabük halkı olarak çürümeye seyirci kalamayız. Artık uyanma, birlik olma ve “Bu şehir bizim!” deme vaktidir.